DÖVİZLE İŞLEM YASAĞI KAPSAMINDA TAŞINMAZ KİRA SÖZLEŞMELERİNİN DÖVİZ CİNSİNDEN VEYA DÖVİZE ENDEKSLİ OLARAK YAPILMASI.
DÖVİZLE İŞLEM YASAĞI KAPSAMINDA TAŞINMAZ KİRA SÖZLEŞMELERİNİN DÖVİZ CİNSİNDEN VEYA DÖVİZE ENDEKSLİ OLARAK YAPILMASI
16/11/2018 tarihli 30597 Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008-32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No: 2018-32/52) kapsamında 28/02/2008 tarihli ve 26801 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008-32/34)’in 8’inci maddesinde değişiklik yapılmıştır. Bu kapsamda, Tebliğ’in 8’inci maddesi ile taşınmaz kira sözleşmelerine dair düzenlemelere yer verilmiştir.
Maddede taşınmaz kiralarına ilişkin olarak yer verilen düzenlemeler sırasıyla ele alınacaktır.
· “MADDE 8 (2) Türkiye’de yerleşik kişiler kendi aralarında akdedecekleri; konusu yurt içinde yer alan gayrimenkuller olan, konut ve çatılı iş yeri dâhil gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.”
Madde 8/2 uyarınca, Türkiye’de yerleşik kişilerin konut ve çatılı işyeri niteliğinde olanlar da dahil olmak üzere yurt içinde yer alan taşınmazlara ilişkin olarak kendi aralarında akdedecekleri kira sözleşmeleri kapsamında sözleşme bedeli ile ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde kararlaştırılması yasaklanmıştır.
· “MADDE 8 (3) Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan Türkiye’de yerleşik kişilerin veya bu maddenin on dokuzuncu fıkrasında belirtilen kişilerin alıcı veya kiracı olarak taraf oldukları gayrimenkul satış ve gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkündür.”
Madde 8/3 kapsamında ise, madde 8/2 hükmünden farklı olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan Türkiye’de ikamet eden kişilerin veya m. 8/19 kapsamında ifade edilen kişilerin döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde taşınmaz kira sözleşmesi akdedebilecekleri belirtilmiştir.
· “MADDE 8 (4) Kültür ve Turizm Bakanlığından belgeli konaklama tesislerinin işletilmesi amacıyla kiralanmasıyla ilgili gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkündür.”
Madde 8/4 uyarınca, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belgelenen konaklama tesislerinin işletilmesi amacıyla akdedilen taşınmaz kira sözleşmelerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde düzenlenmesi mümkündür.
· “MADDE 8 (5) Gümrüksüz satış mağazalarının kiralanmasına ilişkin gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkündür.”
Madde 8/5 hükmüne göre, gümrüksüz satış mağazalarına ilişkin olarak akdedilen taşınmaz kira sözleşmelerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde düzenlenmesi mümkündür.
· “MADDE 8 (21) Bu madde uyarınca sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayan sözleşmeler kapsamında düzenlenecek kıymetli evraklarda yer alan bedellerin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenmesi mümkün değildir. Ancak, 32 sayılı Kararın Geçici 8 inci maddesinin yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenmiş ve dolaşıma girmiş bulunan bu kapsamdaki kıymetli evraklar anılan geçici madde hükmünden istisnadır.”
Madde 8/21 uyarınca, döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde akdedilmeyen taşınmaz kira sözleşmeleri kapsamında düzenlenecek kıymetli evraklarda yer alan bedellerin de döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde düzenlenemeyeceği ifade edilmiş olup maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen ve dolaşıma giren kıymetli evraklar istisna tutulmuştur.
· “MADDE 8 (23) Türkiye’de yerleşik kişilerin yurt dışındaki; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, işlettiği veya yönettiği fonlar, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin bulunduğu şirketler 32 sayılı Kararın 4 üncü maddesinin (g) bendi uygulaması kapsamında Türkiye’de yerleşik olarak değerlendirilir. Ancak, sözleşmenin yurt dışında ifa edilmesi durumunda bu fıkra hükmü uygulanmaz.”
Madde 8/23 hükmüne göre, Türkiye’de yerleşik kişilerin yurt dışındaki; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, işlettiği veya yönettiği fonlar, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin bulunduğu şirketlerin Türkiye’de yerleşik olarak kabul edildiği ifade edilmiştir. Bu kapsamda, m. 8/23 kapsamında ifade edilen şirketler tarafından akdedilecek taşınmaz kira sözleşmeleri bakımından işbu şirketler Türkiye’de yerleşik kişilere dair yer verilen düzenleme ve yasaklamalara uygun şekilde hareket etmekle yükümlüdür.
· “MADDE 8 (27) Bu madde uyarınca sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün olmayan sözleşmelerde yer alan bedellerin 32 sayılı Kararın Geçici 8 inci maddesi kapsamında Türk parası olarak taraflarca yeniden belirlenmesi zorunludur.”
Madde 8/27 uyarınca, madde 8’de yer verilen düzenlemelere dayalı olarak döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak düzenlenmesi yasaklanan taşınmaz kira sözleşmelerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak düzenlenmiş olması durumunda işbu kira sözleşmelerinde yer alan bedellerin taraflarca Türk parası olarak yeniden belirlenmesi gerekmektedir. Bu maddeye dayalı olarak taraflar, aralarında varılacak mutabakat ile kira sözleşmesinde yer alan bedelleri Türk Lirası şeklinde yeniden belirlemelidir.
· “MADDE 8 (28) Bu madde uyarınca sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün olmayan sözleşmelerde yer alan bedeller 32 sayılı Kararın Geçici 8 inci maddesi kapsamında Türk parası olarak taraflarca yeniden belirlenirken mutabakata varılamazsa; akdedilen sözleşmelerde döviz veya dövize endeksli olarak belirlenen bedeller, söz konusu bedellerin 2/1/2018 tarihinde belirlenen gösterge niteliğindeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası efektif satış kuru kullanılarak hesaplanan Türk parası cinsinden karşılığının 2/1/2018 tarihinden bedellerin yeniden belirlendiği tarihe kadar Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması suretiyle belirlenir.
32 sayılı Kararın Geçici 8 inci maddesinin yürürlüğe girdiği tarihten önce akdedilen konut ve çatılı iş yeri kira sözleşmelerinde döviz veya dövize endeksli olarak belirlenen bedeller bu fıkranın ilk paragrafına göre iki yıllık süre için Türk parası olarak belirlenir. Ancak, Türk parası olarak belirlemenin yapıldığı kira yılının sonundan itibaren bir yıl geçerli olmak üzere; anılan paragraf uyarınca Türk parası olarak belirlenen kira bedeli, taraflarca belirlenirken mutabakata varılamazsa, belirleme tarihinden belirlemenin yapıldığı kira yılının sonuna kadar Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması yoluyla belirlenir. Bir sonraki kira yılı Türk parası cinsinden kira bedeli ise, taraflarca belirlenirken mutabakata varılamazsa, önceki kira yılında geçerli olan kira bedelinin Türkiye İstatistik Kurumunun belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması yoluyla belirlenir ve belirlenen Türk parası cinsinden kira bedeli bu fıkrada belirtilen iki yıllık sürenin sonuna kadar geçerli olur.
Bu madde uyarınca sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün olmayan sözleşmelerde tahsili yapılmış veya gecikmiş alacaklar ile gayrimenkul kira sözleşmeleri kapsamında verilen depozitolar ve sözleşmelerin ifası kapsamında dolaşıma girmiş kıymetli evraklar için bu fıkra hükmü uygulanmaz.”
Madde 8/28 hükmüne göre, m. 8/27’de düzenlendiği şekilde kira sözleşmesinin tarafları arasında mutabakata varılmaması durumunda, akdedilen taşınmaz kira sözleşmesinde döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde belirlenen bedellerin 2/1/2018 tarihinde belirlenen gösterge niteliğindeki Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası efektif satış kuru kullanılarak hesaplanan Türk parası cinsinden karşılığının 2/1/2018 tarihinden bedellerin yeniden belirlendiği tarihe kadar Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması suretiyle belirleneceği ifade edilmiştir.
Bu kapsamda, bedellerin Türk Lirası olarak yeniden belirlenmemesi durumunda kira sözleşmesi sona ermemekte ve bedeller m. 8/28 hükmüne göre yeniden belirlenerek kira ilişkisi devam etmektedir.
Madde 8/28’in ikinci paragrafında ise, m. 8’in yürürlüğe girmesinden önce akdedilen konut ve çatılı işyeri niteliğindeki taşınmazlara yönelik kira sözleşmelerinde döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde belirlenen bedeller, fıkranın ilk paragrafında belirtildiği şekilde iki yıllık süre için Türk Lirası olarak belirlenecektir. Ancak, Türk parası olarak belirlemenin yapıldığı kira yılının sonundan itibaren bir yıl geçerli olmak üzere; anılan paragraf uyarınca Türk parası olarak belirlenen kira bedeli, taraflarca belirlenirken mutabakata varılamazsa, belirleme tarihinden belirlemenin yapıldığı kira yılının sonuna kadar Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması yoluyla belirlenir. Bir sonraki kira yılı Türk parası cinsinden kira bedeli ise, taraflarca belirlenirken mutabakata varılamazsa, önceki kira yılında geçerli olan kira bedelinin Türkiye İstatistik Kurumunun belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması yoluyla belirlenir ve belirlenen Türk parası cinsinden kira bedeli bu fıkrada belirtilen iki yıllık sürenin sonuna kadar geçerli olur.
· Döviz cinsinden veya dövize endeksli şekilde düzenlenen taşınmaz kira sözleşmelerinde, m. 8/27 ve m. 8/28 hükümleri uyarınca bedellerin Türk Lirası olarak belirlenmesi için taraflar arasında mutabakata varılmaması durumunda, bedel alacaklı tarafça bedelin Türk Lirası olarak hesaplanarak borçludan icra marifetiyle talep edilmesi mümkün değildir. Zira yukarıda yer verilen Tebliğ hükümleri uyarınca taşınmaz kira sözleşmesi kapsamında yer alan bedellerin Türk Lirası olarak yeniden belirlenmesi taraflar arasında mutabakata varılması ile gerçekleşir.
YARGITAY 12. HD. 2023/8397 E. 2024/2415 K. 13/03/2024 KT.
“Sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri, döviz cinsinden ve dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün olmayan sözleşmelerin 32 Sayılı Karara İlişkin 2008-32/34 Sayılı Tebliğin 27. maddesinde; “Bu madde uyarınca sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün olmayan sözleşmelerde yer alan bedellerin 32 sayılı Kararın Geçici 8'inci maddesi kapsamında Türk parası olarak taraflarca yeniden belirlenmesi zorunludur.” hükmüne yer verilmiştir. Aynı kanunun 28. maddesinde; “Bu madde uyarınca sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün olmayan sözleşmelerde yer alan bedeller 32 sayılı Kararın Geçici 8 inci maddesi kapsamında Türk parası olarak taraflarca yeniden belirlenirken mutabakata varılamazsa; akdedilen sözleşmelerde döviz veya dövize endeksli olarak belirlenen bedeller, söz konusu bedellerin 2/1/2018 tarihinde belirlenen Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası efektif satış kuru kullanılarak hesaplanan Türk parası cinsinden karşılığının 2/1/2018 tarihinden bedellerin yeniden belirlendiği tarihe kadar Türkiye İstatistik Kurumunun her ay için belirlediği tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık değişim oranları esas alınarak artırılması suretiyle belirlenir." hükmü düzenlenmiştir.
Anılan maddeler uyarınca işbu kararın yürürlük tarihinden önce taraflar arasında akdedilen sözleşmelerde döviz cinsinden kararlaştırılmış bulunan kira bedelinin belirtilen istisnalar dışında taraflarca yeniden belirleneceği, yeniden belirleme konusunda taraflar arasında mutabakata varılmazsa yukarıda yer alan düzenlemeye göre kira bedelinin tespit edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
TBK'nın 26’ncı maddesinde; "Taraflar, bir sözleşmenin içeriğini kanunda öngörülen sınırlar içinde özgürce belirleyebilirler." hükmüne yer verilmekle aynı kanunun 27/1. maddesinde ise; kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkansız olan sözleşmelerin kesin hükümsüz olacağı düzenlenmiştir. Söz konusu kararnamelerle, döviz cinsinden ve dövize endeksli olarak sözleşme yapma özürlüğüne sınırlama getirilmekte olup, ekonomik kamu düzeninin korunması amaçlanmaktadır. Anılan hükümler, borçlunun kira borcuna itiraz etmesi halinde mahkemece kendiliğinden uygulanacağından ayrıca borçlunun bu tebliğ hükümlerinin uygulanmasını talep etmesi de gerekmez. Bu hükümler kamu yararı düşüncesi ile çıkartılmış emredici nitelikte hükümler olduğundan aksine yapılan düzenlemeler ya da uygulamalar geçersizdir.
Somut olayda, takibe konu kira sözleşmesinin 01.01.2018 tarihli olduğu, kira sözleşmesi altındaki imzaya itiraz edilmediği, sözleşme bedelinin aylık 45.300,00 USD ve yıllık 543.600,00 USD olarak belirlendiği, istenen kira bedellerinin Aralık 2019, Ocak 2020, Şubat 2020 ve faizlerinden ibaret olduğu dolayısı ile istemin, yukarıda yapılan açıklamalar gereği, dövizle sözleşme yasağı kapsamında kaldığı ve tebliğin yürürlüğe girdiği 13.09.2018 tarihinden itibaren 30 gün içinde de Türk parası olarak kira bedelinin belirlenmesi konusunda tarafların mutabakata vardığına dair de dosyada herhangi bir açıklama bulunmadığı, haliyle kira sözleşmesinde belirlenen aylık kira bedellerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılmasının aylık kira alacağını belirsiz hale getirdiği, borçluların icraya verdikleri itiraz dilekçesinde kira bedelinin taraflarca kira bedelinin TL olarak belirlenmediğini, aylık kiranın belirsiz olduğunu ileri sürerek aylık kiraya itiraz ettiği, bu hususun mahkemece değerlendirilmediği anlaşılmaktadır. Öte yandan, alacaklı tarafından talep edilen kira bedellerinin dövize endeksli olarak TL’ye çevrilerek takibin başlatılmış olmasının bahse konu sözleşme yasağını ortadan kaldırmayacağı da açıktır.”
Yukarıda yer verilen Yargıtay içtihadına dayalı olarak; döviz cinsinden akdedilen taşınmaz kira sözleşmesinde kira bedelinin belirsiz olduğunun kabul edilmesi gerektiği, alacaklı tarafın döviz cinsinden belirlenen bedeli Türk Lirası olarak talep edemeyeceği, sözleşme kapsamında döviz cinsinden belirlenen bedellerin taraflar arasında mutabakata varılmak suretiyle Türk Lirası olarak tekrar belirlenmesi gerektiği ifade edilebilir.
· Bunun yanında, bedellerin Türk Lirası olarak yeniden belirlenmesi için taraflar arasında mutabakata varılmaması durumunda, alacaklı tarafından icra takibi başlatılarak döviz şeklinde talepte bulunulması ve borçlunun itirazı üzerine itirazın kaldırılması davası açılması halinde Mahkemenin kira bedelini Türk Lirası olarak tespit etmesi ve tespit edilen tutar yönünden karar vermesi gerekmektedir.
YARGITAY 12. HD. 2022/11101 E. 2023/532 K. 26/01/2023 KT.
“Bu maddeler uyarınca işbu kararın yürürlük tarihinden önce taraflar arasında akdedilen sözleşmelerdeki döviz cinsinden kararlaştırılmış bulunan bedeller belirtilen istisnalar dışında taraflarca yeniden belirleneceği, yeniden belirleme konusunda taraflar arasında mutabakata varılmazsa yukarıda yer alan düzenlemeye göre kira bedelinin tespit edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
…
Somut olayda, taraflar arasında 15.04.2018-15.04.2019 tarihleri arası belirli süreli kira sözleşmesi imzalandığı, aylık kira bedelinin 3.000 USD olarak kararlaştırıldığı, davacı alacaklının nüfus kayıt örneği incelendiğinde Türkiye'de yerleşim yeri adresi olduğu anlaşılmaktadır. 13.09.2018 tarihi öncesinde akdedilmiş olan ve halen ifası devam eden sözleşmelerdeki döviz cinsinden olan kira bedellerinin Türk parası cinsinden yeniden belirlenmesi kuralına tabi olduğu ve taraflarca bu yükümlülük yerine getirilmediğinden, ilk derece mahkemesince, 26.10.2020 tarihli bilirkişi raporunun birinci alternatif olarak hesaplanan kısımına göre itirazın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi isabetsizdir.”
YARGITAY 3. HD. 2021/1139 E. 2021/11528 K. 16/11/2021 KT.
“Somut olayda; taraflar arasında düzenlenen 01/02/2014 başlangıç tarihli iş yeri kira sözleşmesinde " kiralama süresi beş+beş yıl olarak 10 yıldır. İlk beş yıl bitiminde yıllık kira bedeli net 120.000 $ karşılığı TL yıllık olarak ödenecektir. " düzenlemesi mevcut olup sözleşmede ilk beş yıl kiralarının ise "TL" cinsinden belirlendiği konusunda anlaşmazlık bulunmamaktadır. Bu düzenleme şekline göre; 10 yıl süreli kiralamada, ikinci beş yıllık dönemin başlayacağı 01/02/2019 tarihinden itibaren kira bedeli yabancı paraya endeksli (Dolar) olarak belirlendiği gibi dövize endeksli kira bedelinin dövizle kira yasağının yürürlüğe girdiği 13/09/2018 tarihi sonrasında "TL" cinsiyle sözleşme taraflarınca mutabakatla yeniden belirlenmediği tartışmasızdır. Dava tarihi itibariyle kira sözleşmesinin "TL" cinsinden yıllara göre artışlı kiranın belirlendiği ilk beş yıla ait dönemin ifası yapılmakta ise de sözleşme hükümlerine göre ikinci beş yılın başlayacağı 01.02.2019 tarihi sonrasında ise döviz cinsinden kira ödenmesi sözleşmede öngörülmüştür. 13/09/2018 tarihi öncesinde akdedilmiş olan ve halen ifası devam eden sözleşmelerdeki döviz cinsinden olan kira bedellerinin Türk parası cinsinden yeniden belirlenmesi için 85 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının yürürlüğe girdiği tarihten ( 13/09/2018) itibaren 30 günlük süre öngörülmüş olup bu sürede tarafların mutabakatı ile kira bedelinin Türk parası cinsinden yeniden belirlemesi yapılabilecekse de bu yükümlülük yerine getirilmediğine göre bu konudaki uyuşmazlığın Hazine ve Maliye Bakanlığının 2018-32/52 sayılı tebliği ile değişik 8 inci maddesinin (27) ve (28) numaralı fıkralarında gösterilen usulde kanun, karar ve tebliğlere göre işin esasına girilerek Türk Lirası dönüşümünün yapılması zorunluluğu bulunmaktadır.
Bu itibarla; taraflar arasında 01/02/2014 tarihinde akdedilen, dava tarihi itibariyle ifası devam etmekte olan kira sözleşmesinin "Özel Şartlar" başlıklı kısmının 1 inci maddesindeki; ilk beş yıl bitiminde kira bedelinin yıllık net 120.000 $ karşılığı TL yıllık olarak ödenecektir. " şeklinde dövize endeksli olarak belirlenen bu kira bedelinin Türk Lirasına göre yeniden belirlenmesinde zorunluluk olmakla sözleşme taraflarınca bu konuda mutabakata varılarak yeniden belirleme yapılmadığından ilk derece mahkemesince yukarıda belirtilen ilgili mevzuat hükümleri uyarınca değerlendirme yapılıp gerekirse alanında uzman bilirkişi raporu alınmak suretiyle sözleşmede dövize endeksli olarak belirlenen kira bedelinin 01/02/2019 tarihinden geçerli olmak üzere Türk parası cinsinden yeniden belirlenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle davanın reddine hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.”
Av. Arb. Şeref TEKELİOĞLU - Av. Ahmed Alper CÖMERT
Tekelioğlu & Ateş Hukuk ve Arabuluculuk Bürosu (TAHAB)